30,1045$% -0.01
32,7584€% -0.03
38,0444£% 0
1.962,95%-1,24
3.323,00%-0,32
1302035฿%1.00412
09 Ocak 2025 Perşembe
Mil-Sen Konfederasyonu Genel Başkan Yardımcısı ve Mil Maarif-Sen Genel Başkanı Mustafa Dağaşan, beraberindeki heyetle birlikte; kamu çalışanlarının haklarını savunmak ve kamu çalışanlarının seslerine tercüman olmak üzere Memur-Sen Konfederasyonu’nun Ankara’daki genel merkezi önünde anlamlı bir protesto gerçekleştirdi.
Eylemde, “Memuru temsil değil, teslim ettiğiniz için sizi kınıyoruz” ifadelerinin yer aldığı siyah çelenk Memur Sen Konfederasyonunun genel merkezi önüne bırakıldı.
Dağaşan, burada yaptığı açıklamada, “Mil-Sen Konfederasyonu adına bugün, kamu çalışanlarının verdiği temsil yetkisini toplu sözleşme masasında hoyratça kullanarak heba eden ve enflasyon karşısında kamu çalışanları ile emeklilerin sefalet çekmesine sebep olan Memur-Sen’i kınamak için buradayız. Memur-Sen, bugün ‘toplu sözleşmede imzamız yoktu’ diyerek hedef saptırmakta ve memuru iktidara teslim ettiğini açıkça ortaya koymaktadır. Tüm ekonomik göstergeler karşısında Memur-Sen’in iktidar politikalarına karşı kayıtsız kalışını ve acziyetini tarihe bir kez daha kara bir leke olarak not ediyor, Memur-Sen’i kamu çalışanlarını ve emeklileri iktidara teslim ettiği için Mil-Sen Konfederasyonu olarak kınıyoruz.” dedi.
Yapılan basın açıklamasında, kamu çalışanlarının 7 dönemdir masaya oturan ancak her defasında beklentileri karşılamakta yetersiz kalan Memur-Sen’e yönelik yoğun eleştirilerde bulunuldu. Dağaşan, Memur-Sen’in geçmişte sunduğu düşük maaş zammı taleplerini başarı olarak lanse ettiğini, bunun sonucunda kamu çalışanlarının her geçen gün artan bir sefalet içinde kaldığını vurguladı.
Memurların birçok kronikleşen sorununa çözüm getiremeyen ve bu sorunları yetkililere iletemeyen bir sendikal anlayışın, milyonlarca kamu çalışanını temsil etmesinin mümkün olamayacağını belirten Dağaşan, “Üyesinin aidatı ile kendisine bir saltanat oluşturan bu anlayış, ay sonunu nasıl getireceğini düşünen bir kamu çalışanının halini anlayamaz.” diye ifade etti.
Yeni kurulan sendikaların kendilerine rakip olarak gördükleriyle ittifak yaparak TBMM’de baraj mücadelesi vermesine de değinen Dağaşan, bunun gerçek bir temsilci olma niteliği taşımadığını belirtti. “Dertleri memurlar değil, kendi ikballeri olan bu sendikalar, iş bittikten sonra cılız ve hedefi belli olmayan eylemlerle kamu çalışanlarını kandıramazlar.” dedi.
Toplu Sözleşme masasına oturan bir sendika olarak üzerlerine düşen görevleri yerine getirmedikleri için memurların yaşadığı bu kara tablonun bir sorumlusunun da Memur-Sen olduğunu hatırlatan Dağaşan, “Gerçek dost, yanlışları ve eksiklikleri gizleyen değil, yaşanan sorunları açıkça ortaya koyandır.” şeklinde konuştu.
Mil-Sen Konfederasyonu olarak bu kritik duruma dikkat çekmek amacıyla genel merkez önüne bıraktıkları siyah çelenk ile kamu çalışanlarını temsil edemeyen Memur-Sen’i ve tüm feryatlara kulak tıkayan hükümeti protesto ettiklerine vurgu yaptı. Dağaşan, “Piyasa gerçeklerinden oldukça uzak rakamlarla memurumuzu enflasyona ezdirmedik söylemleri, vatandaşı merkeze almayan bir ekonomik sistemin içinde selam duran bir avuntudan başka bir şey değildir. Devlet alacaklarına %43.93 zam yaparken, memura sadece %11.54 vermesi kabul edilemez bir durumdur.” diye ekledi.
Sonuç olarak, Mil-Sen Konfederasyonu olarak her zaman hakkın ve hakkaniyetin yanında durduklarını, yaptıkları çalışmalar ve açıklamalar ile çalışanların sesi olmaya devam edeceklerini söyledi. “Herkesin gerçekleri konuşmaktan korktuğu bir dönemde, biz en yüksek tonla sesimizi yükselttik ve hep birlikte haklarımız için mücadele etmeye devam edeceğiz” dedi.
TCMB, 2024 yılında ödeme ve elektronik para kuruluşlarına yönelik gözetim ve denetim faaliyetleri kapsamında 55 kuruluşa toplam 160,3 milyon lira idari para cezası verdi.
TCMB, ödeme ve elektronik para kuruluşlarının güvenli, kesintisiz, etkin ve verimli işlemesini sağlamak amacıyla 2024 yılında yürüttüğü gözetim ve denetim faaliyetlerinin sonuçlarını açıkladı. Bankanın internet sitesinde yayımlanan duyuruya göre, 2024 yılında sektöre yönelik düzenlemeler yapılırken, mevzuata uyum denetimleri de sıkı bir şekilde sürdürüldü.
6493 sayılı Kanun’un “Düzenleme ve Kararlara Uymamak” başlıklı 27’nci maddesi kapsamında, toplam 55 kuruluşa 160,3 milyon lira tutarında idari para cezası uygulandı. Ayrıca, izinsiz ödeme hizmeti faaliyetinde bulunma şüphesi taşıyan kişi ve kuruluşlara yönelik 280’den fazla teknik inceleme yapılarak, kanun kapsamındaki suçlar hakkında Cumhuriyet Başsavcılıklarına yazılı başvurular iletildi.
2024 yılı boyunca TCMB, sektöre yönelik; 8 kuruluş yeni faaliyet izni aldı. 7 kuruluş, faaliyetlerini genişletmek için onay aldı. 5 kuruluş, pay devir izni aldı. Bir kuruluşun faaliyet izni geçici olarak durduruldu. Bir kuruluşun faaliyet izni iptal edildi. TCMB, sektöre ilişkin bilgi taleplerini de yanıtladı. Ödeme ve elektronik para kuruluşlarıyla ilgili olarak kendisine yöneltilen 1244 bilgi edinme başvurusunu cevapladı.
Diyarbakır’da faaliyet gösteren özel rehabilitasyon merkezleri, İl Milli Eğitim Müdürlüğünün kurumlarına yönelik uyguladığı yaptırımların hukuksuz olduğunu dile getirerek basın açıklaması düzenledi.
Diyarbakır İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde bir araya gelen özel rehabilitasyon merkezleri, başta geçtiğimiz ay kapatılan 7 kurum olmak üzere kentte faaliyet gösteren özel rehabilitasyon merkezlerine yönelik uygulamalara tepki göstererek basın açıklaması yaptı.
Diyarbakır Rehabilitasyon Merkezleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ali Rıza Yıldırım’ın kurumların yaşadığı sorun ve sıkıntıları paylaşmasının ardından yapılan basın açıklamasını derneğin Denetim Kurulu Başkanı Hilmi Özgülter okudu.
“Muhatabına dahi tebliğ edilmeden çirkince ifadelerle kurumlar adeta teşhir edilmektedir”
Diyarbakır’da 166 merkez, yaklaşık 30 bin engelli öğrenci ve 4 bin personel ile özel eğitim destek hizmeti sağlamak için ayakta kalma mücadelesi verdiklerini belirten Özgülter, “Milli Eğitim idarecilerinin yaklaşımı, çalışma usulümüzde hiçbir fark olmamasına rağmen, diğer illere kıyasla kurumları ağır cezalara, hukuksuz yaptırımlara ve hatta kapatma cezalarına maruz bırakma üzerinedir. Kurumların aldığı en hafif ceza, hukuki olarak kesinleşmeden, bizzat bağlı bulundukları resmi kurumlar tarafından henüz muhatabına dahi tebliğ edilmeden basına servis edilmekte ve basın yolu ile çirkince ifadelerle kurumlar adeta teşhir edilmektedir.” dedi.
Geçen ay 7 kurum hakkında kapatma kararı tebliğ edilmemiş olmasına rağmen, konunun basına servis edilmesinin tüm kurumları zan altında bıraktığını sözlerine ekleyen Özgülter, “23 Aralık 2024’te kapatma kararı tebliğ edilen bu 7 kurumumuz, mahkemelerden yürütmenin durdurulması kararlarını almış ve bu kararları 24-25 Aralık 2024 tarihlerinde Valiliğe ve il ilçe milli eğitim müdürlüklerine iletmiştir.” ifadelerini kullandı.
“Milli Eğitim Müdürlüğü mahkeme kararlarını uygulamamakta ısrarcı”
“Diğer illerde engelli bireylerin mağduriyet yaşamaması için İl Milli Eğitim Müdürlükleri, destek eğitimlerini ayın ilk iş gününe kadar işleme alınmasına izin verirken, Diyarbakır İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Kayapınar İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü mahkeme kararlarını uygulamamakta ısrarcıdır” diyerek konuşmasını sürdüren Özgülter, şu ifadelere yer verdi:
“Bu durum, açık bir şekilde görev kötüye kullanımıdır. Açılan soruşturmalara ilişkin raporlar kurumlarımıza tebliğ edilmemektedir. İlgili raporları almak için yazılı başvurularımız sürekli olarak İl ve İlçe Milli Eğitim Müdürlükleri arasında yönlendirilerek cevapsız bırakılmaktadır. Tüm bu süreçlerde İl ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüklerine yaptığımız görüşme talepleri sonuçsuz kalmış, randevularımıza geri dönüş yapılmamıştır. Bu durum, kurumlarımıza ve engelli bireylere yönelik duyarsız be art niyetli bir yaklaşımı gözler önüne sermektedir.”
“Kurumlarımızın potansiyel suçlu gibi görülmesi kabul edilemez”
Özgülter, “Tüm kurumlarımızın potansiyel suçlu gibi görülmesi ve başka hiçbir ilde rastlanmayan yoğun denetim ve cezalarla karşı karşıya bırakılması kabul edilemez. İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve bağlı birimleri, görevlerinin gereği olan vatandaşı dinleme ve sorunları çözme sorumluluğunu yerine getirmeye davet ediyoruz. Diyarbakır İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Kayapınar İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü yetkililerini; mahkeme kararlarına uymaya, vatandaşlara ve kurumlarımıza karşı saygılı davranmaya davet ediyoruz. Bu olumsuz yaklaşımlar, Bakanlığın itibarını zedelemektedir. Mahkemelerin verdiği yürütmenin durdurulması kararlarını derhal uygulamalarını, aksi halde sorumlular hakkında tek tek Diyarbakır Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunacağımız bildiririz.” şeklinde konuştu.
Eğil Kaymakamı Volkan Hülür, üstün hizmet ve başarılarıyla devlet idaresindeki örnek çalışmaları sayesinde büyük bir onura layık görüldü. Hülür, “Başarılı İdareci Merhum Vali-Celalettin Tüfekçi Meslek Ödülü” nü Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen törenle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın elinden aldı.
Türkiye genelinde üstün nitelikli idarecileri teşvik etmek ve başarılarını ödüllendirmek amacıyla verilen bu anlamlı ödül, kamu yönetiminde fark yaratan isimlere takdim ediliyor. Kaymakam Hülür, özellikle Eğil ilçesinde hayata geçirdiği projeler, vatandaş odaklı yönetim anlayışı ve yerel kalkınmaya yönelik çalışmalarıyla bu ödüle layık görüldü.
Törende konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ödül kazanan idarecilerin, devlete ve millete duydukları sorumlulukla halkın gönlünde yer edindiklerini belirtti. Erdoğan, “Kaymakam Volkan Hülür, devlet geleneğini, hizmet anlayışıyla harmanlayarak halkın takdirini kazanan değerli bir yöneticimizdir. Yerel yönetimlerdeki gayreti ve başarısıyla hepimize ilham vermektedir. Bu ödül, onun hizmetlerinin sadece bir nişanesidir,” ifadelerini kullandı.
Eğil’de Başarıyla Hayata Geçirilen Projeler
Kaymakam Volkan Hülür’ün yönetiminde Eğil ilçesinde birçok proje hayata geçirildi. İlçenin turizm potansiyelini artırmak için yapılan restorasyon çalışmaları, kadınların ekonomik hayata katılımını teşvik eden kooperatif projeleri ve eğitimde fırsat eşitliğini sağlayan adımlarla bölge halkının refah düzeyinin yükseltilmesine katkı sağlandı. Hülür, bu çalışmalarla hem yerel hem de ulusal düzeyde büyük takdir topladı.
Kaymakam Hülür’den Teşekkür Mesajı
Ödül töreni sonrası duygularını dile getiren Kaymakam Volkan Hülür, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ve tüm devlet büyüklerine teşekkür ederek, “Bu ödül, sadece benim değil, birlikte çalıştığım ekip arkadaşlarımın, Eğil halkının ve bu topraklara hizmet etmeyi kendine borç bilen herkesin başarısıdır. İnşallah, bu ödül bizlere daha büyük projeler ve hizmetler için ilham kaynağı olacaktır,” dedi.
Kaymakam Hülür’ün aldığı bu prestijli ödül, yerel yönetimlerin ve idarecilerin halkla güçlü bir bağ kurarak sosyal ve ekonomik kalkınmaya sağladığı katkının ne denli önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Eğil halkı, bu başarıdan dolayı büyük bir mutluluk ve gurur duyduğunu belirterek, Kaymakam Hülür’ün hizmetlerinin devamını diledi.
Diyarbakır Haber ihbar hattına yaptığı başvuru ile Seyrantepe Kavşağı Traktörcüler Sitesi girişindeki petrol istasyonunun hemen yanında yer alan iki katlı işyerinin, iddiasına göre, rızası dışında elinden alındığını söyleyen Saadet Kayan, sesini Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a duyurmak istiyor.
“Ben yıllardır buranın sahibiyim. Bu işyeri benim alın terimle, emeğimle kazandığım malımdır. Ama şimdi, hiçbir rızam olmadan elimden alındı. Bütün yasal yollara başvurdum ama sonuç alamadım,” diyen Saadet Kayan, yaşadığı mağduriyetin bir an önce çözülmesini talep ediyor.
Gözleri dolu bir şekilde konuşan Kayan, “Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a sesleniyorum. Lütfen bana yardımcı olun. Benim başka bir güvencem yok, başka bir gelirim yok. Hakkımı geri istiyorum. Bu haksızlığa artık bir dur denilsin,” dedi.
Yaşlı kadın, mülkünün rızası dışında alındığını ve bu durumun kendisini büyük bir mağduriyete sürüklediğini belirterek, yetkililerin duruma el atmasını istiyor. “Adalet yerini bulsun, kimse mağdur edilmesin,” diyerek sesini duyurmak isteyen Saadet Kayan, tüm Türkiye’ye çağrıda bulunuyor.
Mağdur vatandaşların sesi olmayı ilke edinen Diyarbakır Haber olarak duyarsız kalmadığımız olayın detayları ve yetkililerin konuya nasıl bir yaklaşım sergileyeceği ise merakla bekleniyor.
Diyarbakır Web Tasarım Ajansı