30,1045$% -0.01
32,7584€% -0.03
38,0444£% 0
1.962,95%-1,24
3.323,00%-0,32
1302035฿%1.00412
14 Mart 2025 Cuma
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Meclisi, KHK ve 7145 sayılı yasa kapsamında kamu görevinden çıkarılan personelin açtığı ve belediye aleyhine sonuçlanan davalara ilişkin karar aldı.
Büyükşehir Belediyesi Meclisi, mart ayı olağan toplantısında Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ve 7145 sayılı yasa kapsamında kamu görevinden çıkarılan personelin açtığı ve belediye aleyhine sonuçlanan davaları gündemine aldı. 10 Mart’ta meclise sunulan önerge, Hukuk Komisyonu’na sevk edildi. Komisyonun hazırladığı rapor, meclis toplantısının beşinci oturumunda değerlendirildi.
Komisyon raporu kabul edildi
Komisyonun, “Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi bünyesinde memur, sözleşmeli memur veya kadrolu işçi pozisyonunda çalışmakta iken Resmi Gazete’de yayımlanan KHK veya 7145 sayılı yasa kapsamında farklı tarihlerde kamu görevinden çıkarılan personelin işten çıkarılmasına dair idari işlemin iptali istemiyle açmış olduğu davaların, personel tarafından kazanılarak işlemin iptaline karar verilmesi durumunda, ilgili mahkeme kararına uyularak, istinaf ve temyiz kanun yoluna başvurulmaması konusunda belediyeyi temsile yetkili avukatlara istinaf etmeme oluru ve temyiz etmeme oluru vermek üzere Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Başkanına yetki verilmesi” talepli raporu, mecliste oy çokluğu ile kabul edildi.
Uzun süre oturmanın sağlık üzerindeki olumsuz etkileri, hareketsiz yaşamın zararları ve egzersiz yaparken dikkat edilmesi gerekenleri aktaran Fizyoterapist Mustafa Yalçın, oruçluyken spor yapılır mı? Hangi saatlerde spor yapılmalı? sorularını yanıtladı.
Ramazan’da, sağlıklı yaşam için yapılması gerekenleri anlatan Fizyoterapist Mustafa Yalçın, doğru beslenmenin yanı sıra iftardan önce ve sonra yapılan spor ve egzersizlerin faydalarıyla ilgili önemli tavsiyelerde bulundu.
Ramazan’da, spor ve egzersiz zamanının iftardan 2 saat önce ya da sonra yapılması gerektiğini belirten Yalçın, sürekli yatarak ve uyuyarak geçirilen Ramazanın sağlık açısından oldukça tehlikeli olduğunu vurguladı.
“Ramazan boyunca spor aktivitelerine dikkat edin”
Orucun, kişinin sağlıklı bir yaşam tarzı geliştirilmesine fırsat sunduğunu belirten Fizyoterapist Yalçın, şöyle konuştu:
“Ramazan’da, rutininin dışına çıkıyoruz. Ramazan’da, önceki normal hayatımızın dışına çıktığımız ve belirli bir açlık süresine girdiğimiz için ister istemez pasif ve hareketsiz bir hayata geçiş yapıyoruz. Bu durumda, ister istemez vücuttu belirli bazı değişiklikler meydana getirebiliyor. Ramazan’da en sık karşılaştığımız durum vatandaşların kilo almasıdır. Ramazan’da ‘kilo veririm’ düşüncesine giriyoruz ama aksine daha çok kilo alıyoruz. Bunun sebebi de vücudun hareketsiz ve aç kaldığı zamanda enerji depolarını korumaya almasıdır. Vücut kendini korumaya aldığı için de enerji yakmamak için bir uğraş içine giriyor. Bizde tam tersine hareketsiz bir ortam oluşturduğumuz zaman, vücutta kilo alımına, yağ depolarının doldurulmasına, hatta kas yıkımına bile sebep olabiliyoruz.”
“Uzun süreli oturma kas rahatsızlığı ve obezite riskini artırır”
Uzun süre oturmanın sağlık üzerindeki olumsuz etkilerine değinen Yalçın, “Uzun süre oturmak çok zararlı bir eylem. Vücut oturmayı seven bir yapı değil. Toplumumuzda ‘nerde hareket, orda bereket’ diye bir söz vardır. Gerçekten hareketlilik vücut için olmazsa olmaz bir durumdur. Bel-boyun fıtığı veya omurga problemi olsun ya da olmasın, uzun süreli oturmayı veya hareketsiz kalmayı önermiyoruz. Bunlar ne gibi sorunlar oluşturuyor? Özellikle oruçluyken aşırı derecede oturmak yağ depolarının artmasına, kilo alımına, birçok eklem ve kas rahatsızlığına ve bazen kıl dönmesine sebep olabiliyor. Ramazan’da da normal aktif hayatını bırakıp pasif hayata geçmeye çalışanlar, tam tersi yönünde normal rutinlerini devam etmelidirler.” ifadelerini kullandı.
Oruç tutarken yoğun antrenmanlar yapmak yerine hafif egzersizler yapmanın daha doğru olduğunu ifade eden Yalçın, spor ve egzersiz zamanının iftardan yaklaşık 2 saat önce ya da sonra yapılması tavsiyesinde bulundu.
“Hareketsiz kalmak vücut dengesinin bozulmasına sebep olabilir”
Hafif egzersizlerin metabolizma açısından büyük avantaj sağladığını belirten Fizyoterapist Yalçın, “Ramazan ayında yaklaşık 15-16 saatlere varan bir açlık söz konusu oluyor. Kişi açlık ve susuzluk korkusuyla minimum hareket içerisine girmeye çalışıyor bu da metabolizmayı yavaşlatıyor. Metabolizma yavaşlayınca da vücutta birçok problemler ortaya çıkıyor. Vatandaşların bu sıkıntıları yaşamamaları için rutinlerini devam etsin, pasif hayata geçmesinler. Bununla beraber spor yapan bazı bireyler var. Ramazan’da spor yapılabilir. Ramazan’da spor yapmak bize katkı sunar. Açlık ve susuzluk endişesi olmamalı bireylerde. Tabi, spor yapmanın da belirli sureleri var. Sporumuzu genelde iftardan iki saat önce ya da sonra yapıyoruz. Önerimiz, genellikle iftardan iki saat sonra yapılmasıdır. Birey zaten spor dışında aktif ve hareketli yaşamlarını devam etmelidir. Yemekten 1-2 saat öncesinde yapılan aktif bir spor faaliyeti istemiyoruz. Bu yapıldığı takdirde, metabolizmada rahatsızlık, bağırsak ve sindirim problemleri meydana gelebilir. Ramazandan önce fitness tarzı yapılan sporları, iftardan iki saat sonra yapılmasını öneriyoruz. Bunun dışında gün içerisinde yürüyüşlerimizi yapmalıyız.” dedi.
“Teravih namazı uyku düzensizliğini de ortadan kaldıran bir ibadettir”
Ramazan boyunca yatsı namazı ve ardından kılınan teravih namazının bir egzersiz yerine geçtiğini belirten Yalçın, “Hafif egzersizler ve yürüyüşler, metabolizmayı hızlandırır ve vücudu dinç tutar. Ramazan’da genelde pasif bir hayata geçiyoruz bu da ister istemez halsizlik ve kas kaybını beraberinde getirir. Çok ağır ve dirençli egzersizler yapmamalıyız. Oruçlu olduğumuz sıcak bir havada asla spor yapmamaya dikkat edelim. İftardan yaklaşık 1,5 saat sonra 20 rekatlık teravih namazını kılıyoruz. Özellikle iftarımızı açtıktan sonra ağırlık ve halsizlik meydana geliyor. Bu uyuşukluğu ve uykulu hali üzerimizden atmak için teravih namazını kılmak faydalı olacaktır. Teravih namazını kıldığımızda metabolizmada hareketlenmeler başlıyor ve bu da vücutta bir dinçlik oluşturuyor.” diye konuştu.
“İftarda fazla miktarda besin tüketimi kilo alma riskini de arttırır”
Ramazan ayında, aşırı yemekten dolayı mide ve bağırsak rahatsızlıkların meydana gelebileceğini belirten Yalçın, konuşmasının sonunda su tüketiminin sindirim sistemi üzerinde olumlu etkilerine değindi.
Ramazan ayı boyunca sürekli hareketsiz kalmanın vücut kaslarının yıpranmasına neden olabileceğini belirten Fizyoterapist Mustafa Yalçın, “Ramazan ayında aç kaldığımız süreyi lehimize çevirebilecekken aleyhimize çeviriyoruz. Nasıl yapıyoruz bunu? Özellikle iftarlarda çok aşırı bir yükleme yapıyoruz. Aşırı yüklemeden dolayı, vücutta bağırsak sistemi ve mide rahatsızlıkları meydana geliyor. İç organlarımız da aşırı yüklemeden kaynaklı problemler çıkıyor bu da ister istemez metabolizmayı bozuyor. Bunun yanında kilo alımı ve kalp problemleri gibi sorunlar da ortaya çıkabiliyor. Bunları yaşamamak için yemeğe dikkat etmeli, sahurumuzu yaptıktan sonra yarım veya bir saat bekleyip öylece uyumalıyız. Sahurumuzu yaptıktan hemen sonra uyuduğumuzda ciddi hazımsızlıklarla karşılaşabiliriz. Sıvı alımı çok önemli. Normal bir insan vücudunun günlük en az 2 litre su alma limiti var, bu 2 litreyi sahur ile iftar arasında tamamlamamız gerekir. Kas iskelet sisteminin de ciddi manada suya ihtiyacı var.” şeklinde konuştu.
Sahte evrakla çiftçi kayıt sistemi üzerinden haksız kazanç elde edenlere yönelik Diyarbakır merkezli 6 ilde 190 adrese eş zamanlı düzenlenen operasyonlarda gözaltına alınan 161 şüpheliden 6’sı memur 15 şüpheli tutuklandı.
Bismil Cumhuriyet Başsavcılığı ve Diyarbakır İl Jandarma Komutanlığı, Bismil ilçesi mülki sınırları içerisinde yer alan maliye hazinesine ait tarım arazileri ile ilgili 2021-2022-2023 yıllarında 57 bin 317 dekar tarım arazisine sahte evrak düzenlendiğini belirledi.
Maliye Hazinesine ait tarım arazileri üzerinden sahte evrak düzenleyerek Çiftçi Kayıt Sistemi yaptıran 176 şüphelinin, toplamda 16 milyon 949 bin 918 TL, güncel değeriyle yaklaşık 70 Milyon TL devlet desteklemesi alarak haksız kazanç elde ettiklerini ve bu haksız kazancın 3 milyon 278 bin 677,62 TL, güncel değeriyle 13 Milyon TL’sini İlçe Tarım Müdürlüğünde görevli personellere gönderdikleri belirlendi.
Diyarbakır merkezli Batman, Mardin, İstanbul, Şanlıurfa ve Yalova illerinde biri müdür, 13’ü memur olmak üzere 190 adrese eş zamanlı operasyon düzenlendi.
Operasyonda 161 şüpheli yakalanarak gözaltına alındı. Şüphelilerden 75’i adli kontrol şartıyla serbest bırakılırken 6’sı memur olmak üzere 15’i tutuklandı.
Diyarbakır’da Mahabad Bulvarı semalarında kaydedilen görüntüler, vatandaşlar arasında merak uyandırdı. Gökyüzünde belirgin şekilde görülen izler, bazı kişiler tarafından “uçak izleri” veya “su buharı yoğunlaşmaları” olarak açıklansa da, farklı iddialar gündeme geldi.
Bazı vatandaşlar, bu izlerin “Chemtrails” olarak adlandırılan ve kimyasal maddeler içeren bulutlar olabileceğini öne sürerek sağlık açısından tehdit oluşturduğunu iddia etti. İddiaya göre, bu izler atmosferde alüminyum, baryum gibi kimyasallar içeriyor ve zamanla insan sağlığı üzerinde olumsuz etkiler bırakıyor.
Kimyasal izler teorisine inanan bazı kesimler, bu maddelerin insanlarda şu tür sağlık sorunlarına yol açabileceğini savunuyor:
Özellikle, alüminyumun insan vücuduna girmesiyle Alzheimer ve Demans gibi hastalıkların tetiklenebileceği iddiası, halk arasında büyük bir tartışma konusu oldu.
Yetkililer ise bu tür iddialara karşı açıklama yaparak, gökyüzünde görülen izlerin uçakların egzoz gazlarından kaynaklanan yoğunlaşma izleri (contrails) olduğunu ve herhangi bir kimyasal tehlike oluşturmadığını belirtiyor. Ancak, Diyarbakır semalarında gözlemlenen bu görüntüler, komplo teorilerine inananları tatmin etmiyor ve tartışmalar devam ediyor.
Diyarbakır’ın köklü markalarından biri olan ve kurumsal yapısıyla sektöründe önemli bir yer edinen Turuncu Kuruyemiş, Ramazan ayının birlik ve beraberlik ruhunu yaşatmak amacıyla geniş katılımlı bir iftar programı düzenledi.
Turuncu Kuruyemiş’ in Kurucusu Oktay Demir ve Genel Müdür Bozan Demir ev sahipliğinde gerçekleşen iftar programına iş insanları, ailenin dostları ve arkadaşları ile Turuncu Kuruyemiş çalışanlarının davet edildiği yaklaşık 400 kişi katıldı.
Diyar Magazin Dergisi ve Diyarbakır Haber’ e konuşan Oktay Demir, bu özel organizasyonun Turuncu Kuruyemiş ailesinin birliğini ve beraberliğini pekiştirmek için düzenlendiğini belirterek şunları söyledi:
“Ramazan ayı, paylaşmanın, dayanışmanın ve birlik olmanın en güzel örneklerini sunduğu kutsal bir dönem. Biz de Turuncu Kuruyemiş ailesi olarak bu manevi atmosferi hep birlikte yaşamak, soframızı ve muhabbetimizi paylaşmak istedik. Bugün burada iş ortaklarımızdan çalışanlarımıza, dostlarımızdan aile bireylerimize kadar herkesin bir arada olması bizim için büyük bir mutluluk kaynağıdır. Davetimize icabet eden tüm misafirlerimize, bizimle bu güzel anları paylaştıkları için yürekten teşekkür ediyorum. Turuncu Kuruyemiş olarak sadece ticari bir marka değil, aynı zamanda büyük bir aile olduğumuzu bir kez daha hissettik. Hep birlikte nice Ramazanlara ulaşmayı temenni ediyorum.”
Etkinlik boyunca davetliler samimi bir ortamda bir araya gelirken, iftar sonrası yapılan sohbetler ve hatıra fotoğrafları ile gece unutulmaz anlara sahne oldu.
Turuncu Kuruyemiş, Ramazan ayının manevi atmosferini yaşatmaya ve bu güzel geleneği sürdürmeye devam edecek.
Diyarbakır Web Tasarım Ajansı