ZALİMCİKLER…

13

BEĞENDİM

ABONE OL

News

ON BİN YILLIK ZALİMLERİN ZULMÜ YETMEZMİŞ GİBİ ZALİMLERİNİ TAKLİT EDEN ZALİM MÜSVEDDESİ YOKSUL ZALİMCİKLERİN ZULMÜ DE BAŞLADI ŞİMDİ…

PEKİ CEHENNEMLİK ZALİMLER ZALİMCİKLERİYLE BİRLİKTE DÜNYAYI GÖZLERİMİZİN ÖNÜNDE CEHENNEME ÇEVİRİYORLARKEN SESSİZLİĞİMİZLE BU GÜNAHKARLARIN GÜNAHLARINA ORTAKLMUYOR MUYUZ BİZDE?..

“Zalimlikte , zulüm de sonradan öğrenilir ve yüreğini başkalarının acılarına kapatanlar, zulme sessiz kalanlar, mazlum da olsalar bir sonra onlarda zalimleri gibi zalimleşirler” derler ya doğruymuş meğerse, zalimler yetmezmiş gibi zalim müsveddeleri ya da zalim taklitçisi ZALİMCİKLER, tarafından da kuşatıldık şimdi de…

“Peki mademki zalimlikte ,zulümde sonradan öğreniliyor ve her insan saf doğuyorsa eğer ,nedir yaşamının herhangi bir döneminde bazı insanları ne bugün ne de geçmişte başkaca hiç bir örneği dahi olmayan böylesine iğrenç yaratıklara dönüştüren?

Şeytan mıdır bunları yoldan çıkaran yoksa bunların yaptığı şeytana gönüllü bir aldanma mıdır zaten?

Ya da “Şeytana aldandım” diye şeytanı bile aldatmak mıdır bunların yaptıkları , yoksa gerçek şeytan zaten bunlarda onun için mi tüm saflar bunlara aldanmaktadır?” diye sormuyor değilim bazen kendime, içsel yolculuklarda yine acımasızca hesaplaşmalar içindeyken kendimle…

Kanımca SAFLIK kötülüklerden ve kötü niyetten habersiz olmak , MASUMİYET ise kötülüğün ve kötü niyetin farkında olunduğu halde kötü niyetli olmamaktır.

Saflık iradi bir duruş değil doğuştan herkeste var olan bir özelliktir ve bazı insanlarda hayatlarının sonuna kadar sürse de doğuştaki bu saflık, çoğu insanda toplumla kaynaşıp toplumdaki kötülüklerin farkına varınca ergenlik çağı ile birlikte saflıkta yok olmaktadır.

Ama masumiyet tamamen iradi bir şeydir, ahlaki bir duruştur, şartlar zorlasa , şartlara boyun eğmemek, kişinin çıkarına aykırı olsa da ahlaki duruşundan taviz vermemektir, yani masumiyet sadece hukuki değil ahlaki açıdan da suça bulaşmamak , erdemli bir insan olmak için çaba harcamak ve hatta bunun için bazen kendinle bile çatışmaktır…

Peki biz nasıl tanıyacağız saflığını da masumiyetini de yitirmiş zalim müsveddesi bu yaratıkları , nedir en belirgin özellikleri sayıları her geçen aramızda daha da artan , bedeni bize benzeyen ama ruhunu şeytana satmış ya da şeytanı bile aldatan zalimlerine özenen zalim müsveddesi bu ZALİMCİKLERİ? Kısaca bunlara değineceğiz bugünkü yazımızda.

Kimi zaman rüşveti örtülü meşrulaştırmış(!) 5.sınıf yerel bir siyasetçi kimliğiyle karşımıza çıkarlar bunlar, kimi zaman çalmayı mubah gören laik, demokrat 3. sınıf bir bürokrat olarak.

Kimi zaman faize bile helaldir diye fetva verebilen vicdanını satmış sözde bir alim(!) kimi zaman ihale için namusunu bile ihaleyle satsa da dürüst bir iş adamı edasıyla aramızda dolaşırlar bunlar.

Bazen abdestli birer tefeci olurlar küçücük bir kuyumcu dükkanında , bazen camide abdestsiz namaz kıldıran imansız bir imam(!), bazen ruhunu sermayeye kiralamış devrimci demokrat bir sendika temsilcisi, bazen terazisi hileli birer esnaf , bazen de bir gecekondu mahallesinde malzemeden çalan küçük bir yap-satçı hırsız , ki müteahhit yazdırırlar yaldızlı kartvizitlerine bunlar,

Çocukları gizlice taciz edenlerde bunlardır, gençleri dinden imamdan edenler de, gözleri Kâbe’de, Küba’da olsa da; yürekleri zalimleri gibi Telaviv’le atar, kulakları da Beyaz Saray’dadır zalim taklitçisi bu zalimciklerin…

Geçen ay komşunuzun evini soyanlar da bunlardı, maaş kuyruğunda boş cüzdanınızı ,camilerde ayakkabınızı çalanlarda bunlardandır.
Tüm muhabbet tellallarıyla dosttur bunlar, gençleri zehirleyen torbacılarda bunlardandır, ruhunu zalimlerine, halkını düşmana satanlar da bunlardan, ki iftira atmanın stajını yapmıştır bir zamanlar BU YOKSUL ZALİMCİKLERİN yanında şeytan.

Nerede aç bir çocuk görseniz bilin ki sebeplerinden biri de bu gözü doymazlardır, evinin geçindirmiyorsa eğer babalar sebebi bu gözü doymaz ZALİMCİKLERİN ZALİMLERİYLE BİRLİKTE ÜLKEYİ SOYMASINDADIR.

Kardeş kardeşe kıyıyor, evlat babaya isyan ediyor, anne çocuğunu terk ediyorsa bilin ki fitnecisi bunlardır.
”Hırsız var” diye bağırırsanız eğer mahşeri bir kalabalıkta, telaşla kaçışırlar yüzlercesi bunların o mahşeri kalabalıkta masumlar arasından.

“Şerefsizzzz!” diye bağırsanız bir başka meydanda “ Bana mı seslendiniz ?” diye sorarlar bunlar size, yüzleri hiç kızarmadan o mahşeri kalabalıkta…

Sokak hayvanlarına kuduzu bulaştıranlar da bunlardandır, denizleri kirletenler , buzulları eritenler , ormanları yakanlar da zalimleriyle birlikte bunlardır…

İşsiz geziyorsa sokaklarda gençler , süt alamıyorlarsa eğer bebeklerine anneler, ahlaksızlık filizleniyorsa meydanlarda açıkça, nedeni bu ZALİMCİKLERİN ZALİMLERİYLE BİRLİKTE GÖZÜ DOYMAZLIĞINDADIR.

Rahmetini esirgiyorsa eğer bu gün topraktan geçmişte toprağı filizleyen en bereketli bulutlar ve ürün vermiyorsa artık toprak, meyve vermiyorsa ağaçlar, bal veremiyorsa eğer arılar çiçekler açmıyor diye, sebebi bu zalimciklerin de zalimlerlerinin çıkardığı bitmeyen o savaşlardır…

Akarsular kurumuş ama ardı arkası kesilmiyorsa sellerin, heyelan oluyorsa ormanlık alanlarda bile ve çığ düşüyorsa evlere kar yağmayan ovalarda , saklı sebebi tüm bunların doğanın da bunlara öfkeli isyanındadır.

Her eğilimdeki siyasi partiye üye olmuşlukları vardır bunların, her cemaate ,her tarikata bir şekilde sızmışlar ve imansız oldukları halde bazen camilerde, bazen kiliselerde bazen de sinagoglarda bile en ön saflarda ibadete hazırlanıyorlarmış gibi karşılaşılabilir bunlarla her dinden müminler…

Kahramanlık gösterilerinde de bulunurlar bazen BU YOKSUL ZALİMCİKLER ENTERNASYONALİZM,VATANSEVERLİK ya da ÜMMETÇİLİK adına , kahramanlığı paraya ya da itibara dönüştürebileceklerine inandıkları zamanlarda bunlar…

İçeri alınınca ama kahramanlık gösterilerinde bulunduklarında ve 1 fiske vurulunca bu yoksul zalimciklere içerideki o sorgularda sorgucularca ve 1 FİSKEYLE 1001 İTİRAFTA BULUNUP, BİR FİSKEYLE 1000 KİŞİYE 1001 İFTİRA ATIP da çıkınca bir süre sonra o sorgulardan bir kahraman edasıyla, çektiklerinin diyetini dilenir, bol maaşlı görevler isterler her mezhepten dini cemaatler, vatansever vakıflar ya da devrimci işçi sendikalarından bu çakma kahraman zalimcikler yine hayasızca…

Tanırız bu YOKSUL ZALİMCİKLERİ çoğumuz, sinsice dolaşırlar her gün aramızda. Kimi okumuş birer işsizdir bunların, kimi okumamış kendini burjuva sanan üç, beş kuruş para görmüş sonradan görme bir kara cahil. Kiminin adı Hasan’dır bunların, kiminin Hayri , kiminin Mehmet’tir kiminin de Hacı Cengiz’dir adları zalimlerine özenen zalim müsveddesi bu zalimciklerin.

Orduları yoktur bu zalimciklerin tankları, topları ,uçakları da, en acımasız silahları dilleridir bunların ve nükleer silahlar bile en ilkel birer silah gibi dururlar onların o zehirli dillerinin yanında.

EN DEĞERLİ ALANLARIMIZIN EN KUYTU YERLERİNE GİZLENMİŞ, DİLLERİYLE EN ACIMASIZ İTİBAR SUİKASTLARI YAPAN BİRER SNİPER’DIRLAR BUNLAR. Haysiyet cellatlığına soyunmuşlardır dilleriyle, dilleriyle zalimlerin tetikçiliğini yapıp da EN BÜYÜK ZULÜMLERİNİ DİLLERİYLE YAPARLAR…

Ve bu gün bin bir alametini görüyorsak eğer her gün kıyametin ,burnumuzun direğini sızlatıyorsa kokusu toplumsal çürümenin, sebebi yalnızca bunlar değil elbet, maalesef genellikle bizleriz de…

SESSİZLİĞİMİZDİR MALESEF BU ZALİMCİKLERİ BU DENLİ CÜRETKARLAŞTIRAN. Teşhir etmiyoruz diye bu zalim müsveddelerini , teşhir etmiyoruz diye her yerde hak ettikleri bir şekilde bu hilkat garibelerini , ortaklarıyız maalesef bizler de açık ve gizli tüm bu günahlarının, zalimlerini taklit eden insan müsveddesi bu ZALİMCİKLERİN…

RAMAZAN GÖKÇİ